Kulaklıkta USB mi Yoksa 3.5mm mi?

Telefonlarda kulaklık girişi son dönemde büyük önem taşımaya başladı. Peki, kulaklıkta 3.5mm standart giriş mi yoksa USB giriş mi daha iyi?

Kulaklıkta USB mi Yoksa 3.5mm mi?

Akıllı telefon üreticileri, kullanıcıların tercihleri doğrultusunda cihazdaki donanımlarını düzenleme yoluna gidiyorlar.

Her zaman daha iyi, verimli bir performans, daha kaliteli bir cihaz deneyimi için kullanıcıların beklentileri de giderek artıyor.

Akıllı telefon kullanıcıların performans konusunda cihazdan beklentilerini yüksek tuttuğu bir diğer husus ise hiç şüphesiz ses kalitesi konusunda oluyor.

Akıllı telefon üreticileri, kullanıcıların cihazda önem verdiği konulardan biri olan ses kalitesi konusunda gün geçtikçe standartları arttırmaya devam ediyorlar.

Peki, yılların tartışma konusu olarak nitelendirilebilecek “kulaklık girişinde USB mi, Jack mi?” sorusuna kullanıcıların artık nasıl bir tepki veriyor?

Aynı zamanda akıllı telefon üreticilerinin yönelimlerine bakarak, hangi kulaklık girişi tercihi daha iyi bir performans sunuyor? Sizin için yılların tartışmasını inceledik.

Teknoloji şirketlerinin rekabeti

Apple’ın geçen yıl, iPhone cihazlarında Jack kulaklık girişini bırakacağını açıklaması, piyasada belirgin bir etki meydana getirmişti.

Bu süreç sonrasında diğer akıllı telefon üreticileri Apple’ın yeni yönelimine uygun kulaklık girişi yapma tercihinde bulunarak, USB kulaklık girişini odaklarına almışlardı.

Günümüz itibariyle ise USB ya da USB Type-C kulaklık, teknoloji şirketlerinin akıllı telefonlarında tercih ettikleri kulaklık girişi olarak gözüküyor.

Analog ya da dijital ses çıkışının artılarını ve eksilerini size aktarmadan önce sesin telefonlarda nasıl işlendiğine dair bilgi vermeyi uygun görüyoruz.

Bilgisayarlarınızdakine benzer olarak, akıllı telefonlarınızda da Audio Codec IC adındaki teknoloji; mikrofon girişi, kulaklık hoparlör amfisi, stereo kulaklık amfisi, ve hat çıkışını içeriyor.

Yani Audio Codec IC teknolojisi, akıllı telefonlarda ses özelliklerini cihaz bünyesinde bütünleştirme görevini görüyor.

Ayrıca, cihazınızda dijital dönüştürücü (DAC), yükseltici, analog dönüştürücü (ADC) gibi özellikler yer alıyor.

Bu bağlamda telefonunuzdan çıkan her ses, ana SoC’dan geçerek telefonunuzdaki küçük çipe gider.

Kulaklık aracılığıyla amfiye gelen sesler analog sinyali güçlendirir. DAC; müzik ve telefon görüşmeleri de dahil olmak üzere, telefondan çıkan sesleri işler.

Piyasadaki akıllı telefonların çoğu, her geçen gün kalitesini arttıran tek bir Audio Codec IC ile geliyor.

Akıllı telefonlar ayrıca Quallcomm SoC kullanırken, Apple başta olmak üzere Cirrus Logic çözümlerini kullanabiliyorlar. Piyasada yer alan Wolfson ise daha ekonomik çözümleri kullanıcılara sunuyor.

Ancak bazı şirketler daha kaliteli bir ses deneyimi için müzik çalma görevlerini yöneten bir “ses kartını” ek olarak kullanıcılara sunuyorlar.

Bu ses kartları, genellikle daha yüksek hız dönüşümleri, daha yüksek bit oranında ses ve yüksek empedans kulaklık için daha güçlü bir amplifikatör bulunduruyor.

Örnek vermek gerekirse; LG V10, Lenovo Vibe X3,  ZTE Akson, HTC BoomSound gibi cihazlar, ek ses kartına sahip durumdalar.

Sözü daha fazla uzatmadan metnin başlığı gereği, yılların tartışma konusunu karşılaştırma yoluna gitmek istiyoruz.

3.5mm kulaklıkların avantajları

3.5 mm standart TRS, telefonlarda yıllardır kullanılan klasik denilebilecek kulaklık boyutu olarak kullanıcıların karşısına çıkıyor.

Kulaklığın sahip olduğu en büyük artılardan biri, farklı cihazlarda da uyumlu olması noktasında pek sorun çıkartmaması. Genellikle uygun girişi olduğu her cihazda 3.5 mm standart TRS işlev görebiliyor.

Yüksek ses ekipmanları 6.2 mm jack kullanımını da tercih etseler de; şirketler akıllı telefonlardan 3.5 milimetreye uygun cihaz üretimini tercih ediyorlar.

Bu ana kadar herşeyin yerinde gittiği düşünülürse, şirketlerin neden jack kulaklık girişinde vazgeçmeleri ise neredeyse tek bir nedene dayanıyor. O da Cupertino merkezli teknoloji şirketi Apple’dan başkası değil.

Şirketin, yıllar öncesinde ilk olarak sim kartların boyutlarını küçülterek başlattığı yeni yönelim, kulaklık girişinin değişimine de sebep oldu.

Dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden Apple, şirket politikaları çerçevesinde, yeni bir duruş sergileyerek, rekabetçi piyasada yeni yönelimlere sebep oldu.

Bir başka deyişle, Apple’ın piyasadaki konumunu arttırmak, mevcut standartları değiştirme yönündeki girişimi başarılı olarak, şirket kendi tercihlerine doğrultusunda piyasayı yönlendirdi.

USB kulaklıkların avantajları

Teknoloji şirketlerinin, akıllı telefon üreticilerinin cihazlarındaki yeni eğilimlerinden biri olarak gözüken USB girişli kulaklık, her geçen gün daha da yaygınlaşmaya devam ediyor.

USB kulaklık girişinin piyasanın tercih edilen ürünü olmasına rağmen sahip olduğu mevcut ironisi ise, “dijital ses” seçeneği olarak gözüküyor.

Piyasadaki mevcut akıllı telefon kulaklıkları (16-bit, 32-bit, MPC, FLAC vb.) dijital sese uyumlu değiller. Kulaklıklar düzgün amplifiye edilmesinin ardından, yalnızca analog sesleri bünyesinden çıkartabiliyor.

Telefonlarda yüksek kaliteli 24-bit parçası olması halinde ise; ses ilk olarak telefonda işlendikten sonra, kulaklık analog konektörü üzerinden kullanıcıya sesi iletiyor.

Ya da dijital kulaklıklar cihaza doğrudan bir ses gönderdikten sonra, dönüştürücüler onu analog sese dönüştürerek kullanıcıya ulaştırıyor.

Bu anlamda, cihaz bünyesinde işlemden geçirilen ses, daha iyi bir performans göstererek, kullanıcılar, teknoloji şirketleri tarafından tercih edilen kulaklık girişi oluyor.

Cihaz bünyesinde DAC ve amfi kalitesi eksikliği olsa dahi, nispeten ucuz telefonlar Qualcomm Codec ile daha iyi bir ses deneyimine sahip olabiliyorlar.

Teknoloji şirketlerinin gelecek süreçte yöneleceği alanın ise, kullanıcıları son derece heyecanlandıran tamamen dijital ara birim olması bekleniyor.

Bonus: Kablosuz kulaklıklar

Son dönemin değişen yönelimleri sonucunda meydana gelen bir diğer kulaklık çeşidi de, kablosuz kulaklıklar olarak gözüküyor.

Kablosuz kulaklık ise, tahmin edilebileceği üzere cihazlara uyumlu olması ve uyumlu olduğu cihazlara bağlantı noktasında çeşitli sorunları içermesi nedeniyle kullanıcıların sıklıkla tercih ettikleri bir ürün olmaktan çıkıyor.

Bluetooth bağlantısı ile cihazlarda işlev görebilen kablosuz kulaklıkların sahip olduğu tek avantaj ise, kullanıcıları kablo varlığından kurtarması olarak görülüyor.

MP3 çalar, tablet, dizüstü bilgisayar, akıllı telefon platformlardan çalışan kablosuz kulaklıkların, ses kalitesinin ise her geçen gün daha iyiye gittiğini söyleyebiliriz.

 

 

Kaynak adres : https://www.shiftdelete.net/usb-kulaklik-mi-yoksa-35mm-kulaklik-daha-iyi-72889

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ
kamera sistemleri güvenlik kamerası