iPhone kullanıcıları yeni iOS özelliği için fikir değiştirmeye başladı

Apple, geçen sene iOS 14.5 güncellemesinde yeni bir gizlilik politikasıyla karşımıza çıktı. Bu yeni gizlilik politikası ile iOS uygulama izleme şeffaflığı özelliği devreye girdi. Buna göre uygulamaların kişisel verileri kullanıcıdan izin almadan takip etmesi imkansız hale geldi.

Uygulama geliştiricilerin tepkisini çeken özellik artık iPhone kullanıcılarının hayatının parçası. Uygulama izleme şeffaflığı özelliği neredeyse bir yıl önce yayınlandı. İlk zamanlar kullanıcıların uygulama takiplerini çoğu kullanıcı kapatıyordu. Son ortaya çıkan raporlara göre ise bu tablo değişmeye başladı.

iPhone kullanıcıları, iOS uygulama izleme şeffaflığı özelliği için fikir değiştiriyor

Uygulama izinleri hem Android hem de iOS tarafında neredeyse tamamen kullanıcı kontrolünde. Bir zamanlar uygulamaları indirmeniz bile bazı izinleri otomatik vermenize neden oluyordu. Apple ise geçen sene yayınladığı iOS 14.5 ile çıtayı bir üste taşıdı. Buna göre uygulamalar kişisel verilerinize, alışveriş ve tercihlerinize siz istemeden ulaşamıyor.

Özellikle Facebook’un tepkisini çeken özellik, WhatsApp’ın gönderdiği yeni kullanıcı sözleşmesi ile farklı bir boyuta vardı. Şimdi ise yapılan araştırmalara göre bazı iPhone kullanıcıları uygulama izleme özelliklerini açmayı tercih etmeye başladı.

iOS uygulama izleme şeffaflığı için uygulamara izin veren iPhone kullanıcı oranları

Özelliğin ilk ortaya çıktığı dönemlerde bu oran yüzde 16 civarındaydı. Bugün ise son gelen verilere göre iPhone kullanıcılarının yüzde 25‘lik kısmı bu uygulama takip iznini açmayı tercih ediyor.

iOS uygulama izleme şeffaflığı özelliği sonrası halen kullanıcıların çoğu bu izinleri kapalı tutmayı tercih ediyor. Buna karşın iPhone kullanıcıları uygulama takip izni için yüzde 30 civarında oyunlara izin veriyor. Hatta oyunların ismi verilmemiş olsa da, iPhone kullanıcıları özellikle popüler oyunlara yüzde 75 gibi bir oranda uygulama takip izni vermeyi tercih ediyor.

İnternet alışveriş siteleri için bu oran yüzde 21, sosyal medya uygulamaları için ise yüzde 22 seviyesinde. Bu anlamda Facebook gibi kullanıcı verileri ve alışkanlıkları üzerine reklam veren sosyal medya siteleri farklı taktikler geliştirmeye çalışıyor.

Kaynak: Shiftdelete